top of page
Yazarın fotoğrafıSemih Ceylan

18 MART ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ




3 kasım 1914 de itilaf devletlerinin Ertuğrul ve Seddülbahir tabyalarını bombalamasıyla başlayan Çanakkale savaşlarının ilk etabı olan, deniz muharebeleri resmen başlamış oldu.

Deniz savaşlarında(3 kasım 1914-18 mart 1915) toplamda verdiğimiz 435 şehidin(18 alman askeri) 86 tanesini taarruzun başladığı ilk gün yani 3 kasım 1914 de maalesef düşman toplarının cephaneliği patlatması sonucunda verdik.

İngilizlerin planı aynen şu şekildeydi; süperdretnot ve muharebe kruvazörü denilen gemileri başta olmak üzere 103 parça gemileriyle cepheleri döve döve boğazı geçmek ve İstanbul’a ulaşmaktı.

Tabii ki de bu ütopik planın işe yaramayacağını anlamak yaklaşık 6 aylarını alsa da Osmanlı Ordusu

Mükemmel şekilde planlanmış stratejisi doğrultusunda sonradan tamamlananlarla birlikte 11 mayın hattı , 400 tane mayın ve 230 tane topla, dünyanın en güçlü filosunu durdurmayı başardı.


Öncelikle şunu belirtmek isterim ki Mustafa Kemal’in 18 Martta ki görevi şudur;

‘Maydos Mıntıka Komutanlığı’ yani Gelibolu yarımadasına yapılacak herhangi bir çıkarmaya karşı birlikleri hazır tutup müdahale etmek.

Deniz muharebelerini yöneten ve komuta eden komutan ise Cevat Çobanlı paşadır.

19 Şubatta tekrar başladıkları sıkı bombardımandan sonuç alamayan itilaf devletleri topyekûn bir planla boğazı geçmeyi planlamışlardı, 3-4 kez adeta tatbikatlarını yaptıkları 18 mart çıkarması için gün gelmişti ve topyekun saldırı için bütün hazırlıkları tamamdı.

18 Mart günü sabah 06.00 da başladıkları harekat planına göre önden giden gemiler ilk ateşi açıp hasar verecek onlara paralel olarak arkalarından gelen gemiler ise yine aynı tabyaları vurup öndeki gemilerin hasar almadan boğazı geçmesini sağlamaktı.

Ancak Namazgah ve Kilitbahir tabyalarının mükemmel direnişiyle ve yeni oluşturulan mayın hatlarıyla karşılaşınca;

1 muhrip,3 mayın tarama teknesi , 3 ön dretnot(zırhlı top atışı yapan gemi), battı ve yine 4 dretnot gemisi hasar aldı, diğer gemiler ise kurtulmak için Bozcada ve Midilli adası yönünde çekilmeye başladılar.

Seyit Onbaşı da Mecidiye Tabyasından attığı mermiyle kruvazör olan ‘Ocean’isimli İngiliz gemisine hasar vererek kontrolden çıkartmış ve batırmıştır.


18 Martta savaşın hepsini kazandık ‘yenildiler ve geri çekilip gittiler ’demek tabii ki de yanlıştır çünkü 9 Ocak 1916 da itilaf devletleri geriye çekilmiştir. Deniz muharebelerinde aldıkları en büyük hezimet bugün olsa da itilaf devletlerinin komutanına(Amiral Robeck) gelen emir şu şekildedir; 4 zırhlının daha yola çıktığını ve Türk tabyalarının onarılmadan hemen tekrar saldırıya geçmeleri emri verilmiştir.Nitekimde öyle olmuştur Amiral Robeck 19 Martta tekrar saldırı emri vermiştir.

22 Mart 1915 de artık Çanakkale’nin deniz yoluyla geçilemeyeceğinin kararını alan itilaf devletlerinin üst düzey komutanları kara harekatının gerekli olduğu konusunda uzlaşmışlardır.


18 Mart zaferi Türklerin tarihinde sık sık yaşanan ‘nice azlar, çokları yenmiştir ’naralarının doğruluğunu, azim, inanmışlık ve askeri deha lığın her gücü yenebileceğini bizlere tekrar göstermiştir





Kaynak:

*Kişisel Yazıdır

Yazar Semih Ceylan.

Görsel:



Comments


bottom of page