top of page

DEPREM SONRASI GÖRÜLMESİ MUHTEMEL PSİKOLOJİK RAHATSIZLIKLAR



Tarih, 6 Şubat 2023.Gece saat 04.17,dışarıda hava soğuk, kar yağıyor. Büyük çoğunluğumuz yataklarımızda yorganlarımızı üzerimize çekmiş uyuyoruz. Güvendeyiz, her şey yolunda...

Her şey yolunda, öyle değil mi?

65 saniye...


Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve çevre illerde de etkisi hissedilen 7.7 büyüklüğünde gerçekleşen deprem, ülkemizi derinden etkiledi ve büyük acılara, kayıplara sebep oldu. 65 saniye süren deprem kiminin canını elinden aldı, kiminin sağlığını, kiminin ailesini ve sevdiklerini. Aynı gün saat 13:24 te meydana gelen, artçılardan bağımsız 7.6 şiddetinde bir deprem daha oldu ki kelimeler benim için burada artık yetersiz kalıyor.

Depremde hayatını kaybedenlere rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum. Ülkemize büyük geçmiş olsun.




DEPREM FOBİSİ (SEİSMOPHOBİA)


Öncelikle deprem fobisi ile başlamak istiyorum çünkü ne yazık ki ülkemizde deprem korkusu olmayan insan sayısı artık çok az. Yaşadığımız acı olay göz önünde bulundurulduğunda normal düzeydeki deprem kaygısının yerini almış olan deprem fobisi, depremde bizzat enkaz altında kalmış olan insanımızda da, depremde ailesini kaybeden insanımızda da, zarar görmese bile sadece o ana şahitlik edenlerde de, televizyondan, haberlerden, sosyal medyadan takip edenlerde de maalesef büyük ihtimal ile mevcut olabilir. Yaşadığımız binanın sağlamlığından şüphe etmek, kendimiz ve sevdiklerimiz için endişelenmek, ülkemizin konumu gereği deprem bölgesinde yer alması ve ileri zamanlarda beklenen depremlerin bilimsel varlığı ve en çok da 'belirsizlik' bu fobiyi besliyor ve güçlendiriyor. Kişiden kişiye etkisi ve semptomları farklılık gösteren deprem fobisi belirtilerini şimdi sizlerle paylaşmak istiyorum;

1-Sürekli deprem olacak hissine kapılmak

2-yalnız kalmaktan korkmak

3-Sallanma hissi

4-En ufak seste deprem olacak korkusu

5-Deprem olacak korkusundan uyuyamamak, kabuslar görmek

6-Kapalı alanlarda kalamamak

7-Yaşanılan deprem sonrası eve girememek

8-Çoğunlukla deprem senaryoları kurmak ve sevdiklerini kaybetme endişesi içine girmek

DİKKAT!

Korkularınızı bastırmayın, nefes egzersizleri yapın, size iyi gelebilecek insanlarla duygu ve düşüncelerinizi paylaşın, gerekli tedbirleri alın, bilinçlenin. Ancak çabalarınıza rağmen fobiniz azalmak yerine artış gösteriyorsa ve günlük hayatınızı etkiliyorsa bir uzmandan yardım alın.



HİPERVİJİLANS SENDROMU

Bu sendrom genelde depremi bizzat yaşayan kişilerde görülüyor. Kişide travma sonrası iç ve dış uyaranlara karşı aşırı duyarlılık hali oluşuyor. Yani vücut, yaşadığı deprem travması sebebiyle en küçük uyaranı bile hayati bir tehdit olarak algılıyor ve alarm haline geçerek kişinin yanıt olarak fizyolojik tepkiler vermesine sebep oluyor. Şimdi size daha iyi anlamanız için bir kaç örnek vermek istiyorum, bir deprem travmanız var ise ve;

1-Küçük bir gürültü, panikle kaçıp saklanmaya çalışmanıza sebep oluyorsa,

2-Biri size dokunduğunda o kişi zararsız ve sevdiğiniz biri olsa bile istemsizce aşırı irkilmenize veya bağırmanıza sebep oluyorsa,

3- Deprem anını hatırlatan bir kokuya tekrar maruz kalma durumunda aşırı panikliyorsanız,

4- En küçük bir tıkırtıda hemen uyanıyorsanız ve irkiliyorsanız,

5-Sürekli tetikte bekliyorsanız ve gerginseniz,

6-Yoğun kaygı, dehşet ve korku duyguları içindeyseniz ve buna engel olamıyorsanız,

7-Ciddi dikkat dağınıklığı yaşıyorsanız,

Bir uzmandan yardım almalısınız.

DİKKAT!

Tipik olarak bu tepkiler kendi kendine geçebiliyor ancak geçmezse TSSB gibi çok daha güçlü bir bozukluğa sebep olabiliyor. Şimdi gelin alt başlıkta TSSB nedir birlikte bakalım.



TSSB (TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU)

Kişiyi aşırı korkutan, dehşet içinde bırakan, çaresizlik yaratan, çoğu kez olağan dışı ve beklenmedik bir şekilde gerçekleşen yıkıcı olan travmanın tetiklemesiyle ortaya çıkan bir ruhsal bozukluk olarak tanımlayabilirim travma sonrası stres bozukluğunu. Travmanın hemen sonrasında da ortaya çıkabiliyor seneler sonra da. Bazı belirtilerinden bahsetmek istiyorum;

1-Deprem korkusuna bağlı uyku bozuklukları yaşıyor ve kabuslar görüyorsanız,

2-Sinirlilik ve öfke patlamaları yaşıyorsanız,

3- Yalnızlık hissi yaşıyor, kimse tarafından anlaşılmadığınızı düşünüyorsanız,

4- Hayattan koptuğunuzu, yavaş yavaş yabancılaştığınızı hissediyorsanız,

5- Depremi hatırlatan yer ve mekanlardan kaçınıyorsanız,

6-Sosyal hayattan kopuyor ve içinize kapanıyorsanız,

7-Kafa karışıklığı ve bellek sorunları yaşıyorsanız

yardım almanız gerektiğini unutmayın.

DİKKAT!

Yardım almanızı şiddetle öneriyorum çünkü tedavi edilmediği takdirde kronikleşebiliyor.



DEPRESYON

Travma sonrası stres bozukluğunun bir sonucu olarak karşımıza çıkan depresyon, kişinin sürekli olarak üzüntü içinde olmasına, ilgi kaybı yaşamasına ve artık hayattan keyif alamamasına yol açan bir hastalıktır.

Belirtilere geçelim(Her belirti direk depresyon belirtisi olmayabilir bunu anlamak için yardım alabilirsiniz.);

1-Sürekli yorgun hissediyorsanız,

2-Konuşmanızda ve hareketlerinizde yavaşlık baş göstermeye başladıysa,

3-Devamlı yalnızlık, hüzün, karamsarlık ve ümitsizlik içindeyseniz,

4-Uyuyamıyorsanız, uyusanız bile sık sık uyanıyorsanız veya aşırı uyuyorsanız,

5-İştahsızsanız ya da aşırı yeme eğiliminiz varsa,

6-Normalde zevk aldığınız şeyler artık size keyif vermiyorsa,

7-Değersiz ve suçlu hissediyorsanız,

8-konsantrasyon kaybı ve karar vermede güçlük yaşıyorsanız,

9-Ölüm ve intihar düşünceleri içindeyseniz ya da intihar girişiminde bulunduysanız,

lütfen ama lütfen yardım alın ve aldırın...

DİKKAT!

Depresyon sıradan bir şey değildir. Önemli bir hastalıktır ve sonunda %15 ihtimal ile intihar ile ölüm riski vardır.



ZİHİNSEL BARİKAT

Depremi bizzat yaşayan kişiler bu rahatsızlıkla karşı karşıya kalabiliyor. Bu kişiler, deprem anını sürekli zihinlerinde canlandırıyorlar ve kafalarının içinde o olayı tekrar tekrar yaşıyorlar.

DİKKAT!

Bu rahatsızlık ile karşı karşıyaysanız kendiniz için yapmaya çalışabileceğiniz en iyi şey bir rutine bağlı kalmak ve normalleşmek için kendinize zaman tanımak.



HAYATTA KALMA SUÇLULUĞU SENDROMU

Bir çok insanın hayatını kaybettiği durumlarda kurtulanlar tarafından hissedilen suçluluk duygusuna deniyor. Kişi tramvatik bir olaydan sağ çıktığında suçluluk duygusuna kapılır ve yanlış bir şey yaptığını zanneder.

DİKKAT!


Öncelikle duygularınızı bastırmayın ve onların varlığını şefkatle kabul edin. Kendinize zaman tanıyın. Şunu kendinize hatırlatın: Kimse geçmişi değiştiremez ve geleceği bilemez. Suçluluk duygusuna kapılmanıza gerek yok çünkü olacakları önceden tahmin edemezdiniz. Ve siz o zamanki koşullar göz önünde bulundurulduğunda elinizden gelenin en iyisini yaptınız. Yalnız değilsiniz, acınızı paylaşan bir çok insan var. Kendinizi sevin, ve bilin ki her şey çok güzel olacak. Sadece inanın.



Sevgilerimle...

Yazar İlayda Çetin

Referanslar



Görseller:











bottom of page